Eğer adaletin peşinde olmayıp, “Hz. Ömer, Hz Ali, Hz Ebubekir, Hz Osman “olup, peygambere arkadaş olmanın peşinde değilse, neyin peşindeler o zaman?
Ha, bunlar olmak zor ise, liyakatli, adaletli, dürüst olmak zor ise, gitmek niye zor oralardan?
Adalet, ,liyakat, dürüstlük o kadar mı zor be ağalar, bu il kendine önder olanda bir peygamber kokusu, Hz Ömer adaleti, Hz Ali duruşu, Hz Osman ilmi, Hz Ebubekir kardeşliği arar iken, kendine karşı adaletli, sevgi dolu, zulümüz, tarafsız, kayırmasız il yönetimi olmakta mı zor?
Çok mu şey istiyor Dadaşlar?
Öyle mi dersiniz siz?
Bu ildekilerin etrafı, yakını, tarafı mı işte, güçte, yoksa onlara o makamları sunanların etrafı mı, ihtiyacı olanları mı?
Şimdi haksız, hukuksuz, kayırmacı, bencil olan bir yerde, sen kalk o idarede Hz. Ömer ara, komik değil mi?
Sen seçersin de o “HEP” bize derse kahredersin. Hz Ömer olmak zor ise, adil olmak bu insanlara karşı baş olmakta mı zor?
Bu ilin siyaseten başında olup hizmet diye bu insanlara koşanların isterim hepsi Hz. Ömer adaletinde olsun, en ücra köşede bir genç işsizlikten ağlar iken, etrafındakileri iş yerlerinde güldüren ne siyasi olsun nede baş.
Olursa mı ne olur o zaman mı diyorsunuz? Onlar ancak Kemal Sunal, karışımı komik bir insan olur ki, Erzurum’da zaten yeri olmaz yüreklerde.
Keşke hepimizde Hz. Ömer adaleti olsa.
Hakan Dikmen
