Şu belediye başkanlarını anlamakta güçlük çekiyorum.
Koltuğu devir alırken belediyeyi borçsuz devraldıklarını basın önünde söylediler. Aradan biraz zaman geçince, vay efendim şunca borcumuz var bu kadar borcumuz var diye şikâyet etmeye başladılar.
Takla ata ata koltuğa oturmak için her çeşit çabayı gösteriyorlar. Koltuğa oturduklarında, kimi zaman açıktan, kimi zaman kapı arkasından kendilerinden önceki yönetimi suçluyorlar. Yok, efendim şu kadar borç kalmış yok efendim şöyle yanlış işler yapılmış.
Sayın Başkanlar geçin artık bu işleri medyada boy gösterdiniz devir teslim törenlerinde borçsuz şeffaf bir belediye aldığınızı söylediniz. Artık kimse yemiyor bunları. İşlerinize odaklanın vaatlerinizi yerine getirmeye çalışın. Hiçbir zaman unutmayın ki bulunduğunuz makamlar şikâyet etme makamı değil hizmet makamıdır.
Zamanın nasıl geçtiğini siz benden iyi bilirsiniz. Eskilerin de dediği gibi ‘’Sayılı günler çabuk gelip geçer’’ bir bakmışsınız ki beş yıl su gibi gelip geçmiş.
Ne gözleri doydu nede gönülleri
Yaşını başını almış, birçok önemli görevde bulunmuş fakat bir türlü başarılı olamamış, buna rağmen halen daha bir yerlere gelmek için takla atan partisi iktidar da iken halen daha musluğun başında olmak isteyen kişilerin ne gözleri ne de gönülleri doydu.
Ülkemiz de ne yazık ki milletvekilliğine, belediye başkanlığına ve birçok önemli koltuğa doymayan üstelik başarıdan bihaber insanlarımız var.
Onlardan köşelerine çekilmelerini, ağabeylik yapmalarını beklemek boşuna sanırım.
Çünkü onların vampir gibi dişleri kana bulanmış bir kere kanın tadını almışlar, Onlar bu koltuklara ve alacakları paralara kendilerini layık görürler. Bunun içindir ki her çeşit kumpas ve entrikanın için de olurlar.
Ölüm var beyler ölüm, yarın musallada meftayı nasıl bilirdiniz diye sorulduğunda bırakın bir, iki kişide size iyi bilirdik desinler.
Hakan Dikmen
